إذا
ضحك المحرم
ففطن الحلال
للصيد فقتله
79- ihramlının,
Başkasının Avladığı Av Etinden Yemesi
أنبأ محمد بن
عبد الأعلى
الصنعاني قال
حدثنا خالد
يعني بن
الحارث قال
حدثنا هشام
يعني بن أبي
عبد الله عن
يحيى بن أبي
كثير عن عبد
الله بن أبي
قتادة قال
انطلق أبي مع
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم عام
الحديبية
فأحرم أصحابه
ولم يحرم قال
فبينما أنا مع
أصحابي ضحك
بعضهم إلى بعض
فنظرت فإذا
حمار وحشي
فطعنته
فاستعنتهم
فأبوا أن يعينوني
فأكلنا من
لحمه وخشينا
أن نقتطع فطلبت
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم أرفع
فرسي شنأوا
وأسير شنأوا
فلقيت رجلا من
بني غفار في جوف
الليل فقلت
أين تركت رسول
الله صلى الله
عليه وسلم قال
تركته وهو
قائل بالسقيا
فلحقته فقلت
يا رسول الله
إن أصحابك
يقرؤون عليك
السلام ورحمة
الله وإنهم قد
خشوا أن
يقتطعوا دونك
فانتظرهم
فانتظرهم
فقلت يا رسول
الله إني أصبت
حمار وحشي
وعندي منه
فقال للقوم
كلوا وهم
محرمون
[-: 3793 :-] Abdullah b. Ebi Katade
bildiriyor: Babam Hudeybiye olayının olduğu sene Resulullah (sallallahu aleyhi
ve sellem) ile beraber yola çıkmıştı. Arkadaşları ihrama girmiş, ama babam
girmemişti.
(Ebu Katade olayı şöyle
anlatır): Bu arada ben arkadaşlarımla beraberken, birbirlerine bakıp
gülüştüklerini gördüm. Baktığımda bir yaban eşeği gördüm ve onu yaralayıp
arkadaşlarımdan yardım istedim, ama yardım etmeyi kabul etmediler. Hayvanın
etinden yedik, ama (bu sırada Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ile
aramızdaki mesafe açıldığından Mekke müşriklerinin) Resulullah (sallallahu
aleyhi ve sellem)'e yetişmemize engel olmasından korktuk. Bu sebeple hemen
Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'e yetişmek için, atımı bazen
koşturuyor, bazen de kendi haline bırakıyordum. Gece yarısı Gıfar kabilesinden
bir adamla karşılaştım ve ona:
"Resulullah
(sallallahu aleyhi ve sellem)'i nerede bıraktın?" diye sordum. Adam:
"Ondan ayrıldığımda, Sukya'da öğle uykusundaydı" deyince, Nebi
(sallallahu aleyhi ve sellem)'e yetişip: "Ya Resulallah! Ashabın sana
selam söylüyor ve düşman tarafından seninle aralarının kopmasından endişe
ediyorlar. Dolayısıyla onların gelmesini bekleyin" dedim. Bunun üzerine
Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) onları beklemeye başladı. Ben:
"Ya Resulallah! Ben bir yaban eşeği avlamıştım, yanımda ondan biraz
var" deyince, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ihramiı bir şekilde
bulunan oradakilere: "Yiyiniz" buyurdu.
Mücteba: 5/185; Tuhfe:
12109
Diğer tahric: Buhari
(1821, 1824, 2569, 2854, 5406, 5407), Müslim 1196 (59, 60, 61, 62, 63, 64), İbn
Mace (3093). Ahmed, Müsned (22569), İbn Hibban (3977).
3794, 3795, 4838'de
gelecektir. Daha önce 3784'de tahrici geçmişti.
أخبرني عبيد
الله بن فضالة
قال أنبأ محمد
يعني بن
المبارك
الصوري قال
حدثنا معاوية
يعني بن سلام
عن يحيى بن
أبي كثير قال
أخبرني عبد الله
بن أبي قتادة
أن أباه أخبره
أنه غزا مع
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم غزوة
الحديبية قال فأهلوا
بعمرة غيري
فاصطدت حمارا
وحشيا فأطعمت
أصحابي منه
وهم محرمون ثم
أتيت رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
فأنبأته أن
عندنا من لحم
فاضلة فقال
كلوه وهم
محرمون
[-: 3794 :-] Abdullah b. Ebi Katade,
babasından bildiriyor: Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ile Hudeybiye
gazvesine katıldım. Benden başka herkes umre için ihrama girmişti. Ben yabani
bir eşek avlayınca, ihramiı olan arkadaşlarıma ondan yedirdim. Sonra Resulullah
(sallallahu aleyhi ve sellem)'e gidince yanımızda hala avlamış olduğum yabani
eşeğin etinden olduğunu bildirdim. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)
sahabe ihramiı olmasına rağmen onlara: "Yiyiniz" dedi.
Mücteba: 5/186; Tuhfe:
12109
Diğer tahric: Buhari
(1821, 1824, 2569, 2854, 5406, 5407), Müslim 1196 (59, 60, 61, 62, 63, 64), İbn
Mace (3093). Ahmed, Müsned (22569), İbn Hibban (3977).
إذا
أشار المحرم
إلى الصيد
فقتله الحلال
80- ihramlı Kişinin
Av'ı Gösterip ihramsız Olanın Onu Avlaması
أنبأ محمود
بن غيلان قال
حدثنا أبو
داود قال أنبأ
شعبة قال
أخبرني عثمان
بن عبد الله
بن موهب قال
سمعت عبد الله
بن أبي قتادة
يحدث عن أبيه
أنهم كانوا في
مسير لهم
بعضهم محرم
وبعضهم ليس
بمحرم قال
فرأيت حمارا
وحشيا فركبت
فرسي وأخذت
الرمح
فاستعنتهم فأبوا
أن يعينوني
فاختلست سوطا
من بعضهم
وشددت على
الحمار
فأصبته
فأكلوا منه
فأشفقوا قال
فسأل عن ذلك
رسول الله صلى
الله عليه وسلم
فقال هل أشرتم
أو أعنتم
قالوا لا قال
فكلوه
[-: 3795 :-] Abdullah b. Ebi Katade,
babasından bildiriyor: Bir yolculuktaydık ve yol arkadaşlarımın bazısı
ihramlıydı, bazısı da ihramsızdı. Ben yabani bir eşek görünce atıma binip
mızrağımı aldım ve onu avlamam için arkadaşlarımın bana yardım etmesini
istedim, ama kabul etmediler. Birinden gizlice bir kamçı alarak eşeğe vurup onu
avladım. Onlar da etten çekinerek yediler. Bu durum Resulullah (sallallahu
aleyhi ve sellem)'e sorulunca, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) :
"Avı ona
gösterdiniz mi? Veya avlaması için ona yardım ettiniz mi?" diye sordu.
Onlar: "Hayır" cevabını verince, Resulullah (sallallahu aleyhi ve
sellem) : "Öyleyse yiyiniz" buyurdu.
Mücteba: 5/186; Tuhfe:
12102
Diğer tahric: Buhari
(1821, 1824, 2569, 2854, 5406, 5407), Müslim 1196 (59, 60, 61, 62, 63, 64), İbn
Mace (3093). Ahmed, Müsned (22569), İbn Hibban (3977).
أنبأ قتيبة
بن سعيد قال
حدثنا يعقوب
يعني بن عبد
الرحمن عن
عمرو يعني بن
أبي عمرو عن
المطلب عن
جابر قال سمعت
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم يقول صيد
البر لكم حلال
ما لم تصيدوه
أو يصد لكم
قال أبو عبد
الرحمن عمرو
بن أبي عمرو
ليس بالقوي في
الحديث وإن
كان مالك بن
أنس قد روى
عنه
[-: 3796 :-] Cabir, Resulullah
(sallallahu aleyhi ve sellem)'in: "Siz avlanmadıkça veya sizin için
avlanılmadıkça (ihramIı olsanız da) kara avından yiyebilirsiniz" dediğini
nakleder.
Nesai der ki: Hadisi,
kendisinden Malik b. Enes rivayet etse de, Amr b. Ebi Amr, hadis te zayıftır.
Mücteba: 5/187; Tuhfe:
3098
Diğer tahric: Ebu
Davud (1851), Tirmizi (846), Ahmed, Müsned (14894), İbn Hibban (3971).
Mahir:) Malik bin Enes r.a.: Maliki mezhebini imam'ı,
Muvatta adlı örnek gösterilen Hadis kitabının sahibi ve Enes bin Malik r.a.'ın
torunudur. Nesai hazretleri hadis ilmindeki örnek titizliği ile meşhur bir
alimdir. Bütün bunların ışığında Hadis ilminin ne kadar titiz ve iftira'dan
uzak olduğu daha iyi anlaşılır. Zira bu denli büyük alimler bile Hadislerin
sağlamlığı için bir çok tenkid'e maruz kalmışlardır. Bu tenkidlerin tek sebebi
İslam dinine en ufak zarar gelmemesi içindir. Allah Celle ve A'la hepsinde razı
olsun.